Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
fırdolayı
behandlungsmisserfolg
audífono normalizado
proteínas de transporte vesicular
(birinin) gözündeki değerini artıracak bir şey yapmak
birini veya bir şeyi içine almak/çekmek
forward and aft operational limits
prüfplatte
gasgefüllte gleichrichterröhre
impartment
yağ doku
(bir yükü) taşımaya çalışmak
weapon system application (weasan)
superficie non récoltée
initial pressure control
proyecciones poblacionales
upland harrow
pervane hatvesi
sistema nervioso periférico
the higher between net realizable and usage value
local instability
comédie
enumerator
receive buffers
british academy film award de la meilleure photographie
(bir fikrin/görüşün) karşısında durmak
Geçmiş
Cümleler
"(bir fikrin/görüşün) karşısında durmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(bir fikrin/görüşün) karşısında durmak
stand up against
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir fikrin/görüşün) karşısında durmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy